Konular
Resûlullah Efendimiz
Üçüncü Yeni
Ahiret ve Ölüm
Alimler ve Evliyalar
Başarı
Batı ve Türkiye
Doğa ve Çevre
Dış Politika ve Dünya
Dinimiz ve Ehl-i Sünnet
Eğitim
Ekonomi
Gençlik
Güncel ve Aktüel
İlim, Bilim ve Teknoloji
İnsan ve Toplum
İstanbul
Kültür ve Sanat
Muhâfazakâr San’at
Savaş
Sevgi ve Hoşgörü
Siyaset
Tarih
Terör
Türk Dili ve Edebiyatı
Türk Cumhuriyetleri
Türkiye
Zaman & Vakit
SEFA KOYUNCU
ÜÇÜNCÜ YENİ
ŞİİRLER
Şiirleri
İğnelik
Rubâi
Nükteler
YAZILARI
Yazıları
Üçüncü Yeni
Yaşadıkça
Erdoğan'a Mektuplar
HİKAYELER & MİZAH
RÖPORTAJ & HABER
Röportajlar
Haberler
SEYDİŞEHİR
SEYDİŞEHİR
FOTOĞRAFLAR
OBJEKTİFİNDEN
KİTAPLARI
VİDEOLAR
VEFATININ ARDINDAN
Etiket: türkçe
Erdoğan’ın Gökdelen Vizyonu
"...Türkiye’nin önünde mutlaka aşması gereken iki büyük engel kaldı: AB ve Amerika’daki lobiler... Düşünelim ki biz, ABD ile en azından 1940’lardan bu yana müttefikiz. NATO’da aynı ittifak içindeyiz. Olanca gayrete rağmen dünyanın bir numaralı tüccar devleti olan ABD ile ticaretimizi bir türlü istenilen seviyeye çıkartamadık. Bunun sebebi nedir?
- Lobiler! "
Birinci Türk Zirvesi
"...Türk Birliği! En azından beş bin yıllık büyük hayâl!
Göktürkler, Uygurlar, Oğuzlar, Peçenekler... Selçuklu Türk Birliği için çalışmış, Osmanlı büyük oranda başarmış... Bugün ise bu büyük hayâl tarihte ilk defa gerçek oluyor."
Büyük Selçuklu Mirası
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlarından Abdullah Gül’ün "Büyük Selçuklu Mirası" külliyatı tanıtımındaki ’Takdim’ yazısındaki "Büyük Selçuklu Mirası" üzerine söylemlerinin yer aldığı yazı.
"...Günümüzde bu büyük medeniyete sahip çıkmak ve ona vefa göstermek en çok bizim vazifemizdir."
Sezer Tansuğ’u Tanıyalım
"Bizde san’at gelenekten bütünüyle ayrılmış gibi görünür. Ancak bu dıştan bir görüntüdür. Tarihî açıdan mensup olduğu İslâm medeniyeti çerçevesinde ayrıcalıklı bir ülke olan Türkiye, çağdaş san’atın oluşumunda etkili olmuştur. Çağdaş san’atın gelişmesinde asıl etkenler gelenek ve tarihî tecrübedir. Çünkü biçim oluşturmanın duyarlılık ve ruh kaynakları tarihî veriler ve gelenekler dışında hiçbir yerde bulunamaz. Ancak bu konudaki ön yargılar ve gözün gördüğüyle yetinen aydın inatçılığını yenmek kolay değildir" diyor."
Kendi Penceremizden Bakınca
"...Batılılaşma ile birlikte Osmanlı’ya ait her şey terk edilmeye başlandı. Mimarîde de aynı yol takip edildi. Osmanlı’yı hatırlatan her türlü esere karşı çıkmak ilericilik sayıldı. Batı san’atına yöneldikçe gelenekli san’atlarımız yavaş yavaş ortalıktan çekilmeye başladı. "
Doğu San’atının Zaferi
"...Picasso’dan bunun için izin istedim.
Kendisi bana sordu: ’Hangi millettensin?’
Ben, Türk’üm deyince; ’Sen git kendi memleketindeki yazıları (hat) incele, biz onlara erişmeye çalışıyoruz’ dedi."
- Picasso’nun bu itirafı, İslâm san’atının kesin zaferidir!.."
Çivisi Çıkan Özgür San’at
"San’at yapıyorum diye çırılçıplak ortaya çıkılabilir mi, çıkılamaz! Şimdi tiyatroda o iddiada olanlar var. Nasıl “özgür sanat” diye bir kavram varsa, karşılığında “muhâfazakâr san’at” da olması lâzım.
- Ya’ni, muhâfazakâr san’atı, özgür san’atın karşısına mı koyuyorsunuz ?
- Evet, aynen öyle!.."
Başbakan Erdoğan’a Açık Mektup - 6
"...Yeni anayasa hazırlanırken, Türk Dil Akademisi kurulması konusunun da ele alınmasında zarûret vardır. Bugüne kadar konu çok kere gündeme gelmiş fakat her defasında engellenmişdir."
"Türkçenin ilk dönemi için geçerli olan kurallar, Selçuklu, Osmanlı Türkçesine uygulanamadığı gibi, onların bir devamı olan Türkiye Türkçesine de uygulanamaz. Dili tabiî rotasından çıkartıp, 12 yüzyıl geri götürmeye çalışmak, dünyada benzeri görülmemiş bir garâbetdir."
"Kürtçenin, Türk dil ailesi içerisinde yer aldığını belgelerle ortaya koyan ilim adamlarının çalışmaları dikkate alınmalıdır. Kürtçe konusunda inisiyatif Avrupalılara bırakılmamalı, kültürel bölünme önlenmelidir."
Başbakan Erdoğan’a Açık Mektup - 4
Değerli Başbakanım; son dönemde Türk diline musallat edilen virüslerden biri de devrik/ters cümledir. Bin yıllık millî tecrübe açıkça gösteriyor ki, Türkçenin en temel kanunu olan ve “Fâil+mef’ul+fiil / özne+nesne+yüklem” şeklinde sıralanan cümle yapısı bozulmadıkça, başka dillerden alınan kelimeler Türkçeyi ancak zenginleştirir. Büyük ölçüde, temas kurduğu kültürlerden kelime alarak gelişen Türkçeyi yüzlerce yıldır ayakta tutan, güçlü ve sağlam cümle yapısıdır.
Başbakan Erdoğan’a Açık Mektup - 2
Sefa Koyuncu’nun Türk Dili’ne dair tespitleri ve Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik mektubunun ikinci bölümünde "ünlü uyumu ve sertleştirme kuralları"nın Türkçe’ye getirdiği zararlar örnekleriyle anlatılıyor.
"...Türkçe, bu ideolojik "ünlü uyumu" uygulaması yüzünden sâdece dudak ucuyla konuşulan bir tür "Penguen dili" durumuna düşmüştür."
Kürtçe Devlet Okullarında
Hayal edebiliyor musunuz?
- Kürtçe artık resmen devlet okullarında. Bu ülkede bir vakitler, konuşulan her Kürtçe kelime başına beş kuruş para cezası kesiliyordu.
Beş kuruş deyip geçmeyin; paranın para olduğu, bir koyunun 50 kuruşa satın alınabildiği 1930-40’lı yıllar.
Aydos’ta Bir Gönül Macerası
Bulgar Tarihçi Paul Wittek (ve bizdeki bâzı tarihçiler) bu hakîkate efsane diyor. -Umurumda mı? Paul Wittek ve diğer Batılı tarihçilerden; Resûlullah Efendimiz’in bir rüya müjdesiyle, İstanbul’un fethinde kilit konumundaki Aydos Kalesi’nin kapılarını Âl-i Osman’a açtığını idrâk ve tasdik edecek firâseti bekleyen kim? Ben, Âşık Paşazâde ve bu hadiseyi Tarih’inde aynen nakleden Yılmaz Öztuna’ya inanırım. - Wittek’e değil!..
Karaman’da Yunus Aşkı
"Her dem yeni doğarız, Bizden kim usanası!.. "
"Yunus Emre; Divan’ındaki şiirleri hece-aruz, Risalet’ün Nushiyye’deki şiirlerini ise tamamen aruz ölçüsüyle yazdığına göre, adına açılacak bir yarışma da bu nitelikleri taşımalıdır. "
Abdürrahim Karakoç
Mısralarıyla ve çarpıcı bir üslupla dile getiriyordu. Şiirlerinde, diğer sosyal problemleri olduğu gibi bürokrasiyi de en ağır dille hicveden yine Abdürrahim Karakoç’tu:
"Gitmişti makama arz-ı hâl için, ’Bey’ dedi, yutkundu, eğdi başını. Bir azar yedi ki oldu o biçim... ’Şey’ dedi, yutkundu, eğdi başını."
Biri Obama’ya Anlatsın
Sözün özü:
- Ermeniler yüzünden koskoca bir imparatorluk kaybettik.
- Asıl konuşulması ve hesabı sorulması gereken de budur!..
Yıkılan Temel Direkler
Sefa Koyuncu’nun ’Türkiye’ gazetesindeki 11 Mart 2012 Tarihli Yorum Yazısı
Türkçe ve Arapçaya Gün Doğuyor
Sefa Koyuncu’nun ’Türkiye’ gazetesindeki 18 Mart 2012 Tarihli Yorum Yazısı
Milli Kültür Bakanlığı
Merhum Turgut Özal, bu garâbetin farkına varmış ve 1987’de yeniden müstâkil Kültür Bakanlığı kurmuş ancak ne hikmetse, 2005’te tekrar kültür-turizme dönülmüş.
Mesele bakanlık sayısından tasarrufsa, Kültür Bakanlığının, Millî Eğitim Bakanlığıyla birleşmesini anlarım ama turizmle asla.
- İsmin ne önemi var, deyip geçmeyin!
Sarkozy Fıkraları
Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçiminde en güçlü rakibi François Hollande; ‘Fransa hazinesini zenginlere dağıtmak ve giderayak yoksullara borç bırakmakla’ suçladığı Sarkozy’nin iflâsını çoktan ilân etti. Kamuoyu yoklamaları da bu yönde. Fransız basınında ise Sarkozy’nin siyasi mevta olduğuna dâir fıkralar yayınlanıyor.
Küresel Krizin Kültürel Boyutu
"Daha çok kazanmak hırsıyla toplum ve aile yapısını dejenere, çevreyi tahrip etmekten çekinmediler.
- Netice ne oldu?
- .....
- Dahası; Batı’nın,“en büyük medeniyet projesi”diye sunduğu sosyal ve ekonomik sistem, bataklığa döndü."
Atsız, ‘serbest’e karşıydı
"...Atsız, serbest vezni kabul etmez. Yeniliğin vezinsiz şiir yazarak değil, hece ve aruza
dayanan bazı yeni denemelerle meydana getirilebileceği görüşündedir.
Onun şiirlerinin çoğu hece vezniyle, sekiz on kadarı da aruzla yazılmıştır."
Türkoloji’yi Kim Kurdu
Sefa Koyuncu’nun ’Türkiye’ gazetesindeki 31 Temmuz 2011 Tarihli Yorum Yazısı
"...Sonunda, doçent dayanamayıp, baklayı ağzından çıkardı:
- Türkoloji’yi Batılılar kurdu. Bana verilen programda, evliyaların kerâmetlerine efsane
deniliyor. Halk Edebiyatı derslerini Batı metodolojisine göre anlatıyorum…
Başka türlü anlatamam."
Sebahattin Ali’nin Mektubu
Bizim şu genç şairlerin yani Orhan Veli ile Oktay Rifat’ın başlarına gelene pek müteessir oldum.
Zavallı çocukların genç yaşta cinnet getirecekleri hiç tahmin edilemezdi. “Acaba onların şiirlerini neşre delalet ettiğim için bu hazin akıbetten ben de mesul muyum?” diye vicdanen pek muazzep oluyorum..."
Banarlı Manifestosu
"Biz, sanatın, bütün insanlığa, yeniden çekidüzen verecek kudreti kendinde bulabilir hâle gelmesi lüzûmuna inanıyoruz. Bugünün genç insanlarına tekliflerimiz olacaktır."
"...Size, “Bu vasıflarda bir edebiyat, dünyâmızın bugün içinde kavrulmakta olduğu problemlere cevap verebilir mi” şeklinde bir îtirazda bulunanlar olursa, kendilerinden, bu beyanları bir daha ve dikkatle okumalarını ricâ ediniz."
ilk
16-30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45