Sanayileşmek Zorundayız - Seydişehir Postası I 1992
“.. Hıristiyanlığın en kuvvetli olduğu Avrupa’ya hâkim olduğu orta çağda, Avrupa’da medeniyet namına ne vardı? O zaman Avrupa, cehalet, pislik, yokluk, fakirlik, hastalık ve papazların emri altında inim inim inliyordu.”
“… Eski ile iftihar olunabilir. Fakat, yalnız onu misal göstermek ayıptır. Biz, bugün de aynı ilerlemeyi göstermek zorundayız.”
“… Medeniyet yarışında öndeyken, Tanzimattan sonra ilim ve irfan bırakılıp, nefse ve şeytana uyuldu. Bu İngiliz afyonu, devlet adamlarını uyuttu.”
SAVAŞ RÜZGARI - 1990
“…Süper güçlerin iki devlet arasında savaş çıkararak, büyük menfaatler sağlama yoluna gittikleri, binlerce, yüzbinlerce masum insanın, çocuk ve kadının ölümünü hiçe saydıkları günümüzün inkar edilemez gerçeklerindendir.”
“…Türkiye, bu konumunu, bugünden yarına esecek savaş rüzgarlarına karşı korumak için güçlü olmak zorundadır. Hem de çok güçlü…”
Rubâi
KUĞULU’DA AKŞAM
Dinlenir Kuğulu’da nefesi tabiatın,
Geinir üzerinde, kuş sesleri nebatın;
Uğuldayan dalların esrarlı gölgesinde,
Bırakılır dönerken, yorgunluğu hayatın.
SEFA
SENİ ANLIYORUM
"Bütün terziler, konfeksiyon vitrinleri anlaşmış. Toprağın, suyun, gıdan senin beğeniyorsun bunları. Öz malın çünkü bunlar, öz suyun, dedenin şehid kokusuyla buram buram ıtır saçan toprağından çıkıyor. Üzümleriyle bağlar, tertemiz havasıyla yaylalar, pınar pınar sular senin. Ne kadar mutlusun. Öz vatanında ve hür yaşıyorsun. Ne Afganlı gibi çıplak ayaklarla, çelik namluya tutunmuş kırmızıya boyanan kar üstünde “istiklal” peşindesin; ne Polonya gibi paletler altında ezilme korkusunun nabız atışını yaşıyorsun, ne de İran-Irak gibi alan talan olma korkun var. Şükürler, binlerce şükürler olsun"