Konular
Resûlullah Efendimiz
Üçüncü Yeni
Ahiret ve Ölüm
Alimler ve Evliyalar
Başarı
Batı ve Türkiye
Doğa ve Çevre
Dış Politika ve Dünya
Dinimiz ve Ehl-i Sünnet
Eğitim
Ekonomi
Gençlik
Güncel ve Aktüel
İlim, Bilim ve Teknoloji
İnsan ve Toplum
İstanbul
Kültür ve Sanat
Muhâfazakâr San’at
Savaş
Sevgi ve Hoşgörü
Siyaset
Tarih
Terör
Türk Dili ve Edebiyatı
Türk Cumhuriyetleri
Türkiye
Zaman & Vakit
SEFA KOYUNCU
ÜÇÜNCÜ YENİ
ŞİİRLER
Şiirleri
İğnelik
Rubâi
Nükteler
YAZILARI
Yazıları
Üçüncü Yeni
Yaşadıkça
Erdoğan'a Mektuplar
HİKAYELER & MİZAH
RÖPORTAJ & HABER
Röportajlar
Haberler
SEYDİŞEHİR
SEYDİŞEHİR
FOTOĞRAFLAR
OBJEKTİFİNDEN
KİTAPLARI
VİDEOLAR
VEFATININ ARDINDAN
Yazı
24 ARALIK DENKLEMİ
“… Evet, evet millet iradesini ortaya koyarken, sandığa çok bilinmeyenli bir denklem yerleştirmiş ve siyasilere seslenmiştir: - Bütün kabiliyet, marifet ve meziyetinizi ortaya koyarak bu problemi çözün bakalım!”
OSMANLI SOYKIRIMI - Haber Revizyon Dergisi - Nisan 2014
Bizim ecdâdımız, Hanedan bedduasından korkardı.
24 ARALIK SEÇİMLERİ
“…. Seçimi etkileyecek en önemli faktörlerden biri de ekonomik bunalımdır. Memura, işçiye, emekliye yapılan ücret artışları, çiftçinin temel girdilerine yapılan sübvansiyonlar ve esnafa açılan krediler, enflasyonun gerisinde kalmış, ekonomik bunalımı ortadan kaldıramamıştır.”
“…Politikacıların tutarsız davranışları yüzünden adeta millî heyecan yok olmuş, yerini lokal ideolojik heyecanlara bırakmıştır.”
27 MART’IN ÖNEMİ
“…İSKİ davası millet için erak konusu oldu. Ergun Göknel berat mı edecek? Hapiste mi kalacak merakı hala sürüyor. Bu arada Adalet Bakanı Seyfi Oktay’ın Göknel davasında savcı ve hakimlere baskı yaptığı iddiası meclis gündemine geldi.”
“…Amerika ve Batının bölücülere destek çıkmasıyla Dış Politika’da kritik anlar yaşandı.
500 GÜNÜ BEKLERKEN
“Bir genel seçim yapılsa ve aynı tablo ortaya çıksaydı iki partili koalisyon hükümeti bile kurulması zor olurdu. Bu bakımdan Türkiye, seçim sistemini ciddi şekilde gözden geçirmelidir.”
“… Politikanın yarını bugündür. Bugünkü imkanınız ne ise onu kullanmak durumundasınız. Kullanamazsanız treni kaçırır ve arkasından el sallamak zorunda kalırsınız.”
“… Özal’a karşı cephe açmak Mesut Yılmaz’a bir miktar oy kazandırabilir ama, acaba ne kadar oy kaybettirir? Bunun hesabı iyi yapılmış mıdır?”
89’UN ARDINDAN
“…1989 Nasıl bir yıldı?
Dünya konjonktürü açısından ele aldığımızda, “Gorbaçov’la başladı, Çavuşesku ile bitti” şeklinde özetleyivermek mümkün.”
Cami mi Kilise mi?
“Ayasofya’nın ibadete açılmasanın istenmesi cami azlığından değildir. Bu hadisenin dünyaççapında büyük önemi vardır. Ayasofya, Türk’ün İstanbul’a hakimiyetinin sembolüdür. Hilal ve Haç mücadelesinin düğüm noktasıdır. Daha açık bir ifadeyle, Türk vatanında egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğunun göstergesidir.”
93’E GİRERKEN
“… Kronikleşen enflasyon sebebiyle Türk parasından kaçış artarken, dövize olan yöneliş artmıştır.”
“… Ekonomik meseleler devirdaim makinası gibi problemleri yeni yıllara devrederken sosyal meselelerimizde de ciddi gelişmeler olduğunu söylemek oldukça zordur. Yeşil Kart verilenlere bütçeden ayrılan tahsisatın dört bin lira gibi bir rakamla ifade edilmesi, Yeşil Kart politikasının iflas ettiğini göstermektedir.”
93’E MERHABA
“... TÜSİAD üyesi Rahmi Koç’a göre yeteri kadar sanayi yatırımı yapılamayan 1992 yılı ‘Konuşularak geçirilen kayıp bir yıl oldu”
“… Hükümet, 1993’e tüketim yerine, tasarruf ve yatırımı özendirmeyi hedefliyor.”
ABD VE RUSYA
“…ABD ve Batı Moskova’yı desteklemeye devam ediyor. Moskova’nın ipleri elinde tutabilmesi için her türlü destek veriliyor. Fakat nafile. Binlerce masum insanın kan ve kemirleri üzerine kurulan, kızıl Sovyet İmparatorluğu’nun paramparça olacağı günler fazla uzak değildir.”
AB, BİZE MECBUR
"...- Çünkü Avrupa, Türkiye’ye mecbur ve mahkûm da ondan!
- Sebebine gelince, bu ihtiyar kıtanın çoğu ülkesinde nüfus artmak yerine eksiliyor. Ekonomide büyüme yavaş. Sömürgecilik dönemindeki akarlar kesilmiş. Dinamizm ve heyecan bitmiş. AB’ye yeni katılan ülkeler de eskilerden farklı değil. Türkiye ise genç ve dinamik potansiyeliyle AB’ye yeni ufuklar açmaya aday… AB’nin bölgesel güç pozisyonunu aşıp, küresel bir güç haline gelmesi ancak Türkiye’nin birliğe katılımı ile mümkün… "
ABARTIYORUZ
“Türkiye’de “stand up” adı altında yapılan gösterilerin tiyatro ile ilgisi yoktur. Bu gösterilerin temelini küfür ve hakaret oluşturmaktadır. Herkese küfrediyorlar. Sahneye çıkıp seyirciye hakaret yağdırıyorlar ama hakarete uğrayan seyirci yine onları seyretmeye gidiyor. Hiç hoş bir durum değil ve nereye gittiğini de bilemiyorum.”
ABD’YLE STRATEJİK ORTAKLIK
"Bütün bu sebeplerle başta biz Türkler olmak üzere her milletin, ABD’nin iki asırda geldiği noktayı iyi düşünmesi, derin bir muhasebe yapması ve bu ülkenin, sistemini incelemesi gerekiyor. Nasıl onlar Osmanlı’yı örnek alıp yükseldilerse, bizim de bu ülkeyi süper güç yapan unsurları –bâtıl dini, dinsizlik, vahşet ve ahlâksızlıkları hâriç- alıp faydalanmamız gerekiyor. Sadece bizim değil bütün ülkelerin, ABD’nin teknolojik başarılarından ibret alacağı ve öğreneceği çok şey var… "
AÇIK OTURUM
“…Görünen o idi ki, Türk siyasi liderlerinin hemen hemen hepsi aynı fikirleri söylüyordu. Ve bu tablo, Türk milleti için en büyük kazançtı.”
AĞAÇLANDIRMA VE EROZYON
“… Mevcut haliyle ne devletin ne de milletin tam olarak istifade edemediği devlet orman ve arazileri için köklü bir çözüme ihtiyaç vardır. Bilim adamları ve uzmanlarının konu üzerinde geniş bir etüd yapmalarına imkan sağlanarak tarım, orman ve toprak ile ilgili kanunlar yeniden gözden geçirilerek, millet ve devletimizin refahı istikametinde düzenlenmelidir.”
AGANİGİ MAGANİGİ
“Aganigi maganigi” argo narası ile “agani” ve “nagam” kelimeleri tahrif edilmiş “para-mara” gibi, kuşdili tabir edilen anlamsız ses tekrarları sıralanmış “igi” gibi , “abidik-gubudik” bir ses ilave edilmiş (uydurulmuş) yani tahrifat ve tahribat yapılmıştır. (RTÜK, “Aganigi maganigi” argo, hem de fuhuş alan argosu bir narayı radyo ve televizyonlardan günlerce, aylarca dinlemiş ve dinlettirmiştir.)"
AĞIR YÜK
“… Devlet silkinmeli, hafiflemelidir. Devlet, çevik, atak ve sportmen bir yapıya kavuşmalıdır. Ahenk içinde yol alabilmek için ağırlıklarından kurtulmalıdır. Nedir devleti hantal hale getiren ağırlıklar: KİT’ler. Sosyal güvenlik kuruluşları.”
ALMANYA’DAKİ TÜRKLER
“… Yabancı işçiler Almanya’da günlük hayatın ayrılmaz parçası halinde. Ekonomi çarkını döndürenler yabancı. ‘Yabancılar dışarı!” sloganıyla kundaklama olaylarına katılan ve yabancıları boykot edenlerin bu hareketlerinin başarıya ulaşmasından çıkabilecek netice şudur: Almanya’da günlük hayatın felce uğraması ve Alman ekonomisinin çöküşü.”
ALÜMİNYUM ÇIKMAZI
Hani bugün dünyanın en zenginleri arasındaki maden işletmecileri var ya? Buna bir de 1988 tarihinde yazılan yazıdaki şu cümlelerle bakalım. Bellki ülke politikalarımız uzun soluklu olsaydı diyeceksiniz.
"...Daha önceki yazılarımızda da ifade ettiğimiz gibi, alüminyum işletmeciliği Türkiye’de "Millî Dava" çapında ele alınmış değildir."
"Dünya alüminyum piyasasında kartelleşen üç-beş firma, "Borsa Tezgahı"nın arkasına saklanarak sözle fiyatları yükseltmekte, gerçekte ise düşük fiyatla alüminyum satarak, bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin sanayiini baltalamaktadır."
ALÜMİNYUM DAVAMIZ
"... Alüminyum meselesinin Türkiye’de millî bir dâvâ olarak ele alındığı söylenemez. Siyasî iktidarlar mevcutla yetinmeyi tercih etmeyi bırakarak; alüminyum sanayiinde yeniliğe ve ileriye dönük projelere ağırlık vermeli."
"...istikbali fevkalâde parlak olan, dünya alüminyum üretimindeki gerçek yerimize oturmayı geciktirmektedir."
MİLLETİNE DÖN!
"Anadolu insanı bugün çeşitli vesilelerle batıyı daha yakından tanıma imkânı bulunmakta. Alman, Fransız, İngiliz hatta Rus ve Çinlisi ile görüşüp konuşabilmektedir. Ve görmektedir ki, aile mefhumu batı insanında dejenere olmuş, namus hayâ hayvanları utandıracak derekeye düşmüştür. İçki ve eğlence sefâhetinin monotonluğu içinde ızdırabını unutmaya uğraşan batı insanı, rûhî tatinsizlikler içinde kıvranmaktadır."
ANAYOL
“… ‘Etrak-ı bîidrak” (Akılsız Türkler) denilen Anadolu insanının iibarını iade eden insandır. İnönü CHP’si döneminde ezilen Anadolu köylüsünün yüzü, Menderes’in Demokrat Parti İktidarı ile ancak gülmüştür.”
AT VE PAPAZ
Avrupa Birliliği’nin eski adı Avrupa Topluluğu’ydu. Ve 1990’lı yıllarda da önemli bir gündemimizdi, bugün olduğu gibi.
“…Kısaca:
Avrupa hâlâ papazları dinliyor.”
“…. Bizi AT’a kabul etmeyen bugünün modern Avrupa nesli değil, papazların zihinlere ısrarla işlediği ve perçinlediği Hristiyanlığın Ortaçağ’dan kalma taassubudur.”
ÇİĞİL TÜRKLERİ - ATALARIMIN İZİNDE
Çiğil... Çiğil Türkleri... İstanbul’dan Konya’ya, Antalya’ya yolunuz düşerse, kaplıcalarıyla meşhur Ilgın’ın biraz ötesinde Aşağı Çiğil diye bir yer vardır. "Çiğil, gözünü budaktan sakınmayan cesur insanların otağıdır."
AVRUPA’NIN KALBİNE GİRDİK
Hakkını teslim etmeliyiz ki; AK Parti’den önce Türkiye’de parasızlıktan nükleer güç ihaleleri iptal ediliyordu, nerede kaldı ki yıllık 2.8 milyon Euro aidat ödeyerek, CERN’e girile!..
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16-17