Konular

Konular: İnsan ve Toplum

Bunlar da Yıkılan Ucubeler - Türkiye Gazetesi I 2011 Bunlar da Yıkılan Ucubeler - Türkiye Gazetesi I 2011 Dönem dönem heykel krizlerimiz olur bizim... Ve bazen "sanat eseri, dokunulamaz" tartışması da yapılmaz. Yazıldığı dönem ve o dönemin heykel tartışması için bilgi kaynağı bir yazı.
KIZILDERİLİ TÜRKLER KIZILDERİLİ TÜRKLER "...Türkler’in bilinen tarihi en az M.Ö. 5 bin yıllarına dayanır. Atlantik ve Pasifik arasında onbin senedir Türkler yaşamaktadır. Üçbin yıl önce dünyanın en kalabalık milleti Türkler idi. Çinlilerin nüfusu Türklerden sonra geliyordu. Ama son ikibin yıl içinde dünyanın her köşesinde Türkler acımasızca, korkunç ve iğrenç bir soykırıma ve asimilasyona uğradı."
CHESTERFIELD CHESTERFIELD "...Üzerinde Besmele-i Şerif yazılı kaşıklar da, bulaşık ve yemek artıkları arasında kalmaktadır.
Bütün bunlar çok ince ve önemli konulardır. Hürmet veya hakaret gibi iki önemli davranış biçimi söz konusudur. Rahmet-i İlahi veya Gazab-ı ilahiye sebep olabilecek mıkyasta önemli noktalardır."
MİLENYUM RÜZGARI MİLENYUM RÜZGARI 2000’li yılların başında Milenyum heyecanı vardı. "Hür teşebbüsün, liberal ekonominin, düşünce ve inanç hürriyetinin gittikçe popülarite kazandığı yeni milenyumda, dünya ile birlikte Türkiye ve Türk dünyası da aydınlık ufuklara açılan bir rüzgara yelken açmış bulunmaktadır. Fevkalade engeller ortaya çıkmadığı takdirde yeni milenyumun ve özellikle 21. Asrın geçtiğimiz yüzyılın müsbet gelişmelerini çok daha ileriye götüreceği aşikardır. "
DEVLET BABA ÇİFTLİĞİ DEVLET BABA ÇİFTLİĞİ Özelleştirmeli mi, özelleştirmemeli mi? Devlet baba 1990’lı yıllarda neler yapmıyordu ki? Şimdi...
MARGARET’İN HAZİN SONU MARGARET’İN HAZİN SONU Yalnızlık ve hayvan sevgisi. 1992 yılında Amerika’da yaşanan ve günlerce haberlere konu olan yaşanmış bir olay ve ibretlik hikayesi...
SOY ADLARINDAKİ CURCUNA SOY ADLARINDAKİ CURCUNA Soyadlarımız ve soyadlarımızdaki ilginçlikler. 1992 yılından günümüze değişen bir şey var mı? Karşılaştırmak için okuyabilirsiniz.
"ÜÇ ÜRET, BİR YE, İKİ SAT!” "ÜÇ ÜRET, BİR YE, İKİ SAT!” Üretmeden tüketmek... Üretmek ama nasıl? 1992 yılından Türkiye ekonomisine, siyasetine ilginç bir bakış açısı.
Seydişehir’i Seviyorum - Seydişehir Postası I 1996 Seydişehir’i Seviyorum - Seydişehir Postası I 1996 Sefa Koyuncu’nun 6 Ağustos 1996 Tarihli Seydişehir Postası okurlarına veda yazısı...
Habitat İl Konferansı Habitat İl Konferansı “… Her Müslüman Türk evladının gönlünde Batı’yı geçme ve dünya düzeninde söz sahibi olma ülküsü yatmalıdır. Tabii ki bu sadece temenni ile olmaz. Herkes kendi alanında kendi branşında çalışmalı, çalışmalı, çalışmalıdır. Milletlerarası arenada başköşeye oturmanın ikinci bir alternatifi yoktur.”
BAYRAK BAYRAK “… Türk milleti tarih boyunca bayrağını yüksekte tuttuğu, onu, yere düşürmektense ölmeyi yeğlediği içindir ki, devlet olarak ayakta kalabilmeyi başarabilmiştir. Tarihî seyir içerisinde Türk’ün bayraksız ve devletsiz ânı yoktur. Bayrak namusun, şerefin, inancın ve tevhidin sembolüdür.”
“Millet olarak biz elbette ki başkalarının bayrağına saygılıyız. Ama düşman da olsa, şerefiyle yükselmiş ve bir milletin, bir devletin sembolü olmuş bayraklara saygılıyız. Şerefsiz ve hainlerin bölücülük sembolü olan paçavralarına saygı gösterilmez, ancak tükürülür!”

“… Bu güzel vatanın ekmeğini yiyen, havasını teneffüs eden Türk, Avrnavut, Laz, Çerkez, Kürt, Tatar, Boşnak ve hatta Ermeni, Rum asıllı her fert “ay-yıldızlı albayrağı" yükseklerde tutmak için gerekirse canını, malını da feda etmekten çekinmemelidir. Etnik kökenden çok, ileri ülke, büyük devlet ülküsü etrafında kenetlenmeliyiz. Amerika bunu yapıyorsa, Fransa bunu yapıyorsa biz neden gerçekleştirmeyelim? Kaldı ki bizim İslâm gibi sarsılmaz bir harcımız vardır.”
Ağaoğlu’nun Mektubu - Seydişehir Postası I 1996 Ağaoğlu’nun Mektubu - Seydişehir Postası I 1996 “… Etibank, değişen ekonomik siste çerçevesinde KİT statüsüyle SAS kulübünü kapatma yoluna gidebilir. Ancak bu noktada Seydişehir’in SAS’a sahip çıkması şarttır. Belediye Başkanı ve Seydişehir’deki spor kamuoyu ve Seydişehir’in tanıtımına gönül veren her vatandaş SAS’a sahip çıkmalıdır.”
Gönül İster ki… - Seydişehir Postası I 1995 Gönül İster ki… - Seydişehir Postası I 1995 “… Bu arada milletvekilleri de boş durmuyor. Kimi partisinden istifa ediyor kimi partisinin genel başkanına veryansın ediyor. Bir hengamedir, bir hercümerçtir gidiyor.
“… Kimse bu millete artık yıldızları vaad etmesin. Siyasi partiler ülkenin büyük, küçük her meselesinde iş ve güç birliği yapsın.”
“…Gönül ister ki, bir vatandaş olarak partilere ve parlamentoya baktığımızda huzur ve güven duyalım.”
DÜŞÜNÜNCE DÜŞÜNÜNCE “Şu Batı modeli demokrasi bizi Doğulu bünyemize uymadı gitti. Galiba uymayacak da… Biz uyanmadıkça, demokratik sandığımız platformlarda patinaj yapmaya devam edeceğiz.”
“…Seçeceğiz, seçileceğiz, vatanı, bayrağı, milleti sevdiğiizi, illiyetçi, muhafazakar olduğumuzu söyleyeceğiz; söyleyenleri alkışlayacağız…”
“…Kuruluyor mu, kurulmuyor mu derken madalyonun öteki yüzünde işçi grevleri, enflasyonun tırmanışı, Güneydoğu’da ve Kuzeybatı’da yani İstanbul’da PKK terörü can almaya devam edecek.. Dış dünyada çevremizi kuşatan ateş çemberi daralmaya….”
Grev Dalgası - Seydişehir Postası I 1995 Grev Dalgası - Seydişehir Postası I 1995 “…300 bin işçinin grevde olması, çalışma barışı ile birlikte sosyal barışı da sarsacak nitelikte önemli bir olaydır. Temennimiz, bir an önce anlaşma sağlanması ve işçinin tezgah başına dönmesidir.”
Haydi Seydişehir’liler - Seydişehir Postası I 1995 Haydi Seydişehir’liler - Seydişehir Postası I 1995 “… Yol bu senenin sonunda tamamlanacak ve rahat geçit verecek. Ancak… Evet, ancak… Siz bu yollun bütün pürüzlerinin ortadan kalkacağı günü beklemeden, en azından bir kere, özel aracınızla yeni yoldan Konya’ya gidin ve dönün…”
“… Bunu kimse için değil, kendiniz için yapacaksınız.”
Organize Sanayi - Seydişehir Postası I 1995 Organize Sanayi - Seydişehir Postası I 1995 “Millet olarak bir zaafımız da bize tanınan kanunî hakları ve imkânları yeteri kadar değerlendiremeyişimizdir. Hatta çoğu kere bunlardan haberimiz bile olmaz. Zira araştırıp soruşturmak, doğrusunu ve daha faydalısını öğrenmek gibi bir zahmete katlanma alışkanlığımız yoktur.”
“Danışan dağları aşar, Danışmayan düz ovada şaşar!”
Aydın’dan Mektup - Seydişehir Postası I 1995 Aydın’dan Mektup - Seydişehir Postası I 1995 “… Hele memleket dışında bulunuyorsanız, memleketten haber almanın önemi daha da artar. Sizinle tanıştığımdan beri sizi hep mücadele eder, çalışır ve bir şeyler yapar görmüşümdür. Takdir etmişimdir.”
“… Seydişehir hep seçim zamanları hatırlanan seçmen potansiyeli olan bir ilçedir. Halkı saftır her gelen siyasetçiye kanar, ilçe siyasetçileri de kördür, sağırdır, tat’dır. İlçe halkının önünü açan, ateşleyen olacak yerde pusar, saklanır, öyle değil mi?”
“…Ve… En önemlisi Seydişehir’in menfaatlerini kendi menfaatlerinizden önde tutun. Herşey para değildir.”
Konya - Antalya Yolu - Seydişehir Postası I 1995 Konya - Antalya Yolu - Seydişehir Postası I 1995 “… Ankara, bu yeni yolun önemini kavrayabilseydi, elli yıl sürüncemede bırakmaz, bu yola, Karayolları yapım listesinin ilk sıralarında yer verirdi.”
“… Selçuklu ve Osmanlı kara ulaşımını gösteren haritalarda, Konya-Antalya ulaşımının Seydişehir üzerinden yapıldığı görülmektedir.”
Çok Yönlü Dialog - Seydişehir Postası I 1995 Çok Yönlü Dialog - Seydişehir Postası I 1995 “…Çok yönlü bir diyalog zemini tesis edilmelidir. Türkiye’nin Ankara, İstanbul, İzmir ve Antalya gibi önemli şehirlerinde ve pek çoğu önemli mevkilerde bulunan binlerce Seydişehir’li vardır.”
“…Bütün bunlar yapılırken ‘Seydişehir’liler Birliği’ kurulmalı, bu birlik saydığımız önemli merkezlerdeki Seydişehirlilerle, Seydişehir merkezinin entegrasyonunu sağlamalı, demokratik ölçüler çerçevesinde çalışma tarzı tesbit edilmelidir.”
Akdeniz’den Ege’ye - Seydişehir Postası I 1995 Akdeniz’den Ege’ye - Seydişehir Postası I 1995 “… Dernek yöneticiliği yapmak, toplumun önünde, toplu için bir şeyler yapmaya çalışmak kolay iş değildir. Bunu gerçekleştirenlere, sabırla yürütenlere yardımcı olmak hepimizin görevidir. Temennimiz Seydişehir’de de kısa sürede bu tür sosyal amaçlı bir derneğin kurulması ve aktif olarak faaliyet göstermesidir.”
Sendika Seçimleri - Seydişehir Postası I 1995 Sendika Seçimleri - Seydişehir Postası I 1995 “… 1980 öncesini yaşayanlar gayet iyi bilirler. İşçi, öğretmen, öğrenci ve hatta emniyet güçleri bile kamplara bölünmüş, birbirine düşmüştü.”
“… Çok sayıda suçsuz insan, sıkı yönetim mahkemelerinde yargılanmış ve nihayet beraat etmiştir.”
Ankara Ses Verdi - Seydişehir Postası I 1995 Ankara Ses Verdi - Seydişehir Postası I 1995 “… Nitekim Ankara’nın sesi de bu yönde: “Yol 1998’de tamamlanarak, Karayolları ağına dahil edilecek!”
Telefon Müdürlüğü - Seydişehir Postası I 1995 Telefon Müdürlüğü - Seydişehir Postası I 1995 “… Ancak hakkı ve önceliği olduğu halde sırf milletvekili çıkaramadı diye Seydişehir’i sahipsiz bırakmalarına itirazımız var.”
“… Aksi halde gün gelir, oy istemek için Seyişehir’e gelmek zorunda kalırlarsa, vatandaş bu yazımızı kendilerine yüksek sesle okuyabiir.”