MEMUR TEKNOLOJİ ÜRETİR Mİ?
"Tenknoloji üretme işi devlete, devlet memurlarına ve hazırcı özel sektörün keyfine bırakılmamalı; dinini, vatanını, milletini ve bayrağını seven her fert, kendi işinde ve ihtisas alanında, her an bir adım daha ileriye gitmenin yolunu bulmak için kafa yormalıdır. Bu bir azim, irade ve heyecan işidir. Zeki, başarılı ve araştırıcı insanlar, kendi çaplarında mücadelelerini vererek, pes etmeden bütün imkânları zorlamalı, buluşlarını hayata geçirmek için seslerini duyurmalıdır. Medya olarak biz de kendilerinin emrindeyiz."
BORU SESİ KANUNU
..."Türkiye, "mö-mö-mö", "me-me-me", "ü-ürü-ü" gibi yeknesak seslerin yankılandığı Ali Baba’nın çiftliği değildir!"...
"...Olanca gayretleri, atalarımızın bin yılda meydana getirdiği, dünyanın en seçkin medeniyet, kültür, tarih, san’at ve edebiyatının yapı taşları olan Osmanlıca kelimeleri saf dışı bırakmak, ya da deforme edip, tanınmaz hale getirmektir. Bütün bu evirip çevirmelerin hedef noktası da, bin küsur yıldır Müslümân olan ecdâdımızın inançları gereği bu dinin mensuplarının lisânından, Arapça ve Farsça’dan aldıkları İslâmî kelime ve kavramları dilden söküp atmak; din ve tarihle bağımızı koparmaktır."
Aşk-ı Nebi Sanat Olunca
"...Bizim, istikbalimizi şekillendirmede en önemli rehberimiz, hiç kuşkusuz tarihimiz ve miras devraldığımız işte bu gönül medeniyeti, bu sevgi medeniyetidir. Tarihimizin ilim ve sanat kaynaklarıyla kucaklaştıkça, orada sadece şekil değil; tüm yaşantımızı çerçeveleyecek, bize istikamet belirleyecek bir öz, ruh ve anlayış bulacağımız, onun dışındaki her arayışta başarısız olacağımız tarih boyunca defalarca tecrübe ile sabit olmuştur."
"Hiç kuşkusuz, tüm sanat dalları gibi, geleneksel sanatlarımız da, bu alana gönül vermiş, hayatını adamış, adeta ilgilendiği sanatın içinde erimiş ustalarımız tarafından büyütülecek ve geleceğe taşınacaktır. Büyük ustalarımızın yetiştireceği çırak ve kalfalar sayesinde, inanıyorum ki gelecekte bu sanatlarımız çok daha yaygınlaşacak ve gelişecektir."
Bu Coğrafyada Yaşamak
"...Sivil anayasa çalışmalarının başlangıç gününde yapılan bu menfur saldırının, ülkemizin ihtiyacı olan sivil, katılımcı ve demokratik anayasanın yapılmasına hiçbir engel teşkil etmeyeceğini, aziz milletimizin tek vücut olarak hadiseleri sağduyuyla değerlendirmeye devam edeceğini umuyoruz" deniliyordu.
- Belli ki PKK, demokratik anayasa istemiyor."
"Meselenin bir de ekonomik boyutu var ki, o da Türk ekonomisi ve itibarının önlenemez yükselişinin ABD, Rusya ve Avrupa’yı rahatsız etmesidir. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 20-21 Ekim 2011 tarihlerinde Kazakistan’da düzenlenen, 1.Türk Konseyi Zirvesi’ne katılacaktı. "Türk Yüzyılı"nın resmen ilânı olacak bu toplantıya, Başbakan Erdoğan’ın katılması çok önemliydi. Çukurca’daki hain saldırı sebebiyle iptal edildi."
"Zira, bu coğrafyanın tarihinde terör yüzünden geri adım atmak yok!
- Her an şehid olmaya hazır yaşamak var!.."