İSPANYA’DA BARBAROS HAYRANLIĞI

İSPANYA'DA BARBAROS HAYRANLIĞI

 

          Dünya tarihinin gelmiş geçmiş en büyük denizcisi Kapdân-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa, 1538'de Andrea Doria komutasındaki Haçlı donanmasını Preveze'de büyük bir bozguna uğratarak, Osmanlının Akdeniz'in tek hâkimi olduğunu bütün dünyaya kabul ettirdi.

          Cezayir Fâtihi Oruç ve Barabaros'un levendleri Amerika'yı bile vergiye bağlamıştı. Acaba kaçımız, ömrünü denizlerde gazâ ile geçiren ve hâtırâtından kerâmet ehli bir velî olduğu açıkça görülen nâmı diğer Hızır Reis'in İstanbul Beşiktaş'taki türbesini ziyaret ederek ruhuna fatiha gönderiyor?

          Aramızdan kaç kişi, Müslüman Türk'ün adını cihana duyuran, Türk ve İslâm düşmanlarına deryâları dar eden bu şanlı kahramânın hâtırâsını yâd ediyor?

         - Barbaros'u kim hatırlıyor?

         - Kim?

         - İspanyollar!

         - Ne oldu, şaşırdınız mı?

         - Hürriyet Gazetesinden Mehmet Çiftçi'nin haberini okuyunca, doğrusu ben de çok şaşırdım.

        - İşte haber:

     

          Deportivo'da Türk bayrakları!

          "Geçtiğmiz hafta sonu İspanya'da çok ilginç bir derbi maçı vardı. Celta Vigo ile Deportivo La Coruna'nın karşı karşıya geldiği ve 3-0 kazandığı maçta kendilerini Türk olarak gören 5 bin Deportivo taraftarı,

"En büyük Türkiye" diye bağırarak komşu Vigo kentini inletti.  Galicia bölgesinin iki güçlü takımı, Celta Vigo ile Deportivo La Coruna karşı karşıya geldi. Bu derbiyi ilginç kılan olay ise, iki kentin taraftarlarının yüzyıllardır birbirleri ile çekişmeleri, kin beslemeleri...

          Celta Vigo'lular, Deportivo'lulara, Türklere verdikleri destek nedeniyle, Deportivo'lular da Celta'lılara Portekiz'lilere yakınlıklarından dolayı,"hain" yakıştırması yapıyorlar.  İspanya'nın kuzeyinde Portekiz sınırına yakın olan iki kent insanı, bu yakıştırmada son derece memnun. Vigo kentinin takımı Celta'da çok sayıda Portekiz taraftar derneği var. Buna karşılık La Coruna'nın takımı Deportivo'da Türkleri, Türk bayrağını göndere çekecek kadar ateşli Türk dernekleri kurulmuş. Bu yüzden olsa gerek, Deportivo La Coruna'nın her oynadığı maçta sahaya asılmış çok sayıda Türk bayrağı görebilirsiniz. Ayrıca Deportivo'lu futbolseverlere, "Türkler" adı takılmış.

          Biz de bu ilginç hikâyeyi hem dinlemek, hem de bu tarihe malolmuş derbiyi izlemek için Vigo kentine geldik. Stadı dolduran 20 bin kişinin 5 bini Deportivo La Coruna taraftarıydı. Yani Celta taraftarlarına göre 5 bin Türk ile 15 bin Portekizli takımlarına destek veriyordu. Karşılaşmanın başlamasına az bir süre kala bu hikâye ile ilgili çok sayıda yazı yazmış gazeteci Alberto Torres ve Türk taraftar derneklerinden birinin kurucusu olan Ricardo

          ( La Pasion Turca) ile söyleşiye oturduk...

          Alberto, La Coruna taraftarlarının nasıl Türk olduklarını anlatmaya başladı:           Barboros Hayrettin Paşa, Akdeniz'e hükmettiği sıralarda İspanya sahillerine kadar ulaşmış. O sırada İspanya'da yiğitliği ile ünlü Galicia bölgesinin delikanlıları, Barboros'a büyük destek vermişler. Bu iş birliğini içlerine sindiremeyen komşu kent Vigo'nun halkı ise La Coruna'ya Türklerle ortaklığa girmelerinden dolayı, onlara "Türkler" adını takmışlar. Bu ad sporda, özellikle de futbolda günümüzde büyük bir rekabete dönüşmüş. Buna karşılık, La Coruna halkı da Celta Vigo taraftarlarına yakınlığı ve iyi ilişkileri nedeniyle Portekiz'li yakıştırması yapmışlar.

 

          Yunan neye uğradığını şaşırdı!

 

          La Coruna'da çok sayıdaki taraftar derneklerinden biri olan La Pasion Turca derneğinin başkanı Ricardo ise Türk bayrağına sahip çıkmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiriyor. Ricardo, Deportivo La Coruna'nın Şampiyonlar Ligi'nde Yunan takımı Panathinaikos'la oynadığı maçta açtıkları 20 metreyi aşan Türk bayrağını anlatırken,

          "İnanın Riazor Stadı'nda yüzlerce Türk bayrağı vardı. Stadın bir ucundan diğer ucuna bir Türk bayrağı astık. Yunanlılar sahaya çıktıklarında dev Türk bayrağının yanı sıra yüzlerce ateşli taraftarın ellerindeki ay yıldızlı bayrakları görünce neye uğradıklarını şaşırdılar. Dünyanın hiçbir yerinde kendi ulusunun bayrağının dışında, başka ülke bayrağına bu kadar çok sahip çıkan bir taraftar grubu bulamazsınız" dedi.

          Ricardo ayrıca Türk bayrağına Deportivo Kulübü yaşadıkça sahip çıkacaklarını ve Celta'nın Deportivo ile 2. yarıda oynayacağı maçta Türk bayrakları ile tam bir gövde gösterisi yaparak stadı "Türkiye" diye inleteceklerini söyledi. Alberto ile Ricardo'yu dinledikten sonra Celta'nın Deportivo taraftarlarına ayırdığı bölüme geçtim.

          İnsan kendini adeta milli maçta hissediyordu. Celta'lılar "Türkler dışarıya" diye tezahürat yaparken, Deportivo'lular da sürekli "En büyük Türkiye" diye bağırıyordu. Onlara Türkiye'den geldiğimi söyleyince birden etrafımda yüzlerce La Coruna taraftarının beni selamlamak için elini uzattığını gördüm. Karşılaşmayı Deportivo, yani Türkler 3-0 kazandı. Sevinç sokaklara taştı. Türk bayrakları bu kez Vigo kentinde dalgalanmaya başlamıştı".  (25 Aralık 2005)

     

          Gençler, top sizde!

 

           Bu heyecan verici satırları okurken, kendilerine Türk denilmesinden gurur duyan ve Barbaros Hayreddin Paşa'nın aziz hâtırâsını yaşatan İspanya'nın Deportivo La Coruna takımının taraftarıyla diyalog kurmak aklınızdan geçti mi?

          Kendi kulüp veya derneklerinizle, İspanya'daki Türk Derneği "La Pasion Turca" arasında"kardeş kuruluş" gibi organik bir bağ tesis edilmesinin faydalı olacağını düşündünüz mü?

          Meselâ bu insanlara çok sayıda ve değişik ebatlarda Türk bayrağı gönderilebilir, Türkiye'yi ziyâret etmeleri sağlanabilir mi?

          Lehimize olan insan sayısının oldukça az olduğu Avrupa'da, sayısı binlerle ifade edilen buTürkiye sevgisiyle dolu İspanyollara bir şekilde ulaşmanın yolu bulunamaz mı?

          Tabiî ki bütün bunlar, dışişlerini, spordan sorumlu devlet ve kültür bakanlıklarını, resmî, özel denizcilik kuruluşlarını çok yakından ilgilendiriyor.

          Ancak sizler, bakan ve bürokratlardan hızlı davranıp daha pratik yollar bulabilirsiniz.  

        - Gençler, top sizde; inisiyatif alın ve 'internet'le mi olur 'messenger'la mı, ne yapıp edin bu insanlara ulaşın!

        - Bir de Barbaros'un hâtırâlarını, mânâ rüzgârıyla deryâya açılan kadırgaların derin uğultusunu ve dev dalgalarla birlikte yankılanan kılıç şakırtısını hissederek okumayı ihmâl etmeyin!

 

Sefa Koyuncu -BHD Haber - 17 Ocak 2006