Başbakan Erdoğan’a Açık Mektup - 5

YAŞADIKÇA I BAŞBAKAN ERDOĞAN'A AÇIK MEKTUP - 5

 

Değerli Başbakanım; 

 

A’dan Z’ye Batı’nın dizayn ettiği Türkoloji’nin kültürümüze verdiği en büyük zararlardan biri de, Mevlânâ’ya müfredatta yer vermemesi olmuştur. Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük âlim ve şâirlerinden Mevlânâ Celâleddin-i Rumî, hâlen, ortaokul ve lisedeki edebiyat derslerinde okutulmamaktadır.

Eserlerinden yapılan tercümeler ve hakkında yazılanlar ABD’de en çok satanlar listesinden düşmeyen, internette adına gruplar kurulan Mevlânâ’ya ilgi gün geçtikçe artmakta, türbesi dünyanın her yerinden ziyaretçi akınına uğramaktadır.

UNESCO’nun, 2007’yi “Mevlâna Yılı”ilân etmesi de bu çok değerli büyüğümüze dünya çapında gösterilen alâkanın bir göstergesidir. Ancak, Anadolu’nun bağrından yükselen bu hakîkat güneşine lâyıkıyle sahip çıkamadığımız için, hakkında yalan yanlış bilgiler ortaya atılmakta, dünya onu Afganistan topraklarında doğmuş İranlı bir şâir olarak tanımaktadır.

- Yılların ihmâli olan bu ayıba bir son verilmeli, Mevlânâ okullarımızda okutulmalıdır.

 

LİSEDE NİÇİN  OKUTULMUYOR?

Dünya çapında değerler çıkarmayı Türkiye’ye lâyık görmeyen Batı, ülkemiz için programladığı sömürge sistematiği Türkçe ve edebiyat derslerinde Mevlânâ’ya yer vermemiştir. Gerekçe ise Mevlânâ’nın ağırlıklı olarak Farsça yazmış olmasıdır. Evet, Mevlânâ’nın yaşadığı on üçüncü asır Selçuklu Türkiyesi’nde şartlar gereği Farsça ön plandadır. Çünkü Selçuklular, önce İran’da devlet kurmuş, orada güçlenmiş sonra Anadolu’yu fethederek, bu coğrafyayı bize yurt yapmışlardır. O günün şartlarını dikkate almadan, “Mevlânâ niçin farsça yazdı?” demek, “Alp Arslan, Anadolu’yu niçin fethetti?” demeye eş değer saçma bir sorudur.

 

Büyük Türk Şâiri Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî, Millî Eğitim Bakanlığınca, Türkçe yazmadığı için okullarda okutulmuyorsa; İngiliz şâiri Shakespere, Fransız şâiri Baudelaire, Amerikan şâiri Edgar Allan Poe’ya ders kitaplarında yer verilmesini neyle açıklayacağız?

- Batı edebiyatından olmalarıyla mı?

Şâyet öyleyse -ki öyle- o zaman ortaokul ve lise müfredatında Doğu edebiyatının, dolayısıyle Mevlânâ’nın da öğretilmemesi yine büyük bir eksikliktir.

Kaldı ki aslolan Mevlânâ’ya sahip çıkılması, dünyaya büyük Türk mutasavvıf ve şâiri olarak takdim edilmesidir. Zira, Mevlânâ’nın doğrudan doğruya Türkçe ile yazdığı şiirler de önemli bir yekûn tutmaktadır.

 

MEVLÂNÂ’NIN TÜRKÇE ŞİİRLERİ

Mevlânâ, Farsça’nın yanı sıra Türkçe, Arapça ve Rumca şiirler de yazmış evrensel mesajlarıyla insanlığı aydınlatan büyük bir âlim ve şâirdir. İşte, Mevlânâ’nın bütünüyle Türkçe  yazdığı (tercüme değil) şiirlerden birkaç beyit:

Böyle buyurdu Lemyezel bilin beni kılın amel,

Terk eyleniz tûli emel uymanız her bir batıla.

xxx

Bugün sevinirsin benim altunum akçem çok deyu,

Anmaz mısın ol günü kim muhtaç olasın bir pula?

xxx

Ol kim gide uzak yola gerek azık ala bile,

Almaz ise yolda kala irmeye hergiz menzile.

xxx

Okcılardır gözleri hoş nesne ol kaşları,

Öldürür yüz su eri kimdir o Alp Arslan?

(Bkz. Mevlânâ’da Türkçe Kelimeler ve Türkçe Şiirler, Ord. Prof. M. Şerafeddin Yaltkaya, Remzi Kitâbhânesi, 1934 İstanbul)

Sayın Başbakanım;

Millî Eğitim Bakanlığı; ders kitaplarına, Türkçe yazdığı şiirlerden örnekler alarak, ortaokul,  lise hatta ilkokuldan itibaren çocuklarımıza Mevlânâ hakkında bilgi vermelidir.

- Bu aynı zamanda, Avrupalıların dikte ettiği Türkoloji’yi millîleştirmenin de ilk adımı olacaktır!..

 

SEFA KOYUNCU I TÜRKİYE GAZETESİ - 09.12.2012

 

 

Dosyalar