Konular
Resûlullah Efendimiz
Üçüncü Yeni
Ahiret ve Ölüm
Alimler ve Evliyalar
Başarı
Batı ve Türkiye
Doğa ve Çevre
Dış Politika ve Dünya
Dinimiz ve Ehl-i Sünnet
Eğitim
Ekonomi
Gençlik
Güncel ve Aktüel
İlim, Bilim ve Teknoloji
İnsan ve Toplum
İstanbul
Kültür ve Sanat
Muhâfazakâr San’at
Savaş
Sevgi ve Hoşgörü
Siyaset
Tarih
Terör
Türk Dili ve Edebiyatı
Türk Cumhuriyetleri
Türkiye
Zaman & Vakit
SEFA KOYUNCU
ÜÇÜNCÜ YENİ
ŞİİRLER
Şiirleri
İğnelik
Rubâi
Nükteler
YAZILARI
Yazıları
Üçüncü Yeni
Yaşadıkça
Erdoğan'a Mektuplar
HİKAYELER & MİZAH
RÖPORTAJ & HABER
Röportajlar
Haberler
SEYDİŞEHİR
SEYDİŞEHİR
FOTOĞRAFLAR
OBJEKTİFİNDEN
KİTAPLARI
VİDEOLAR
VEFATININ ARDINDAN
Konular: Türk Cumhuriyetleri
Hergün Seçim Olsa - Seydişehir Postası I 1991
“Nasrettin Hoca merhuma izafe edilen bir fıkrada, herkesin bol bol yeyip içtiği bir bayram sonrasında Hoca’nın “Hergün bayram olsa…” dediği söylenir.
Suğla Gölü Projesi - Seydişehir Postası I 1991
“… Suğla’nın göl vasfının korunması projenin esasını teşkil etmelidir. Sırf sulama amaçlı yapılacak kanal ve kanaletler işi kolaydan geçiştirmek olur.”
İl Olmanın Neresindeyiz? - Seydişehir Postası I 1991
“…Son yıllarda ilçemizi bir Cumhurbaşkanı veya Başbakan’ın ziyaret etmemiş olmasını şahsen yadırgıyorum. Bunu da gerekli altyapı çalışmalarının eksikliğine ve teşkilatlanmadaki yetersizliğe bağlıyorum.”
Çalışma Barışı - Seydişehir Postası I 1991
“Temennimiz “iki arada bir derede kalan” işçilerin mağdur olmadan bu krizi atlatması ve çalışma barışının sağlanmasıdır.”
İl Olmak… - Seydişehir Postası I 1990
“…Biz üzerimize düşeni yaptık” diyerek işin içinden sıyrılmak, hiç kimse için mazeret değildir. “Üzerine düşen vazifeyi yapmış sayılmak” ancak ve ancak Seydişehir’in vilâyet olmasını sağlamakla mümkündür.”
Yüzde 40 İndirim… - Seydişehir Postası I 1990
“:..Devletten beklenen ise, sanayinin temel taşlarından biri olan ve önemi gittikçe artan alüminyum sektörünü çökertmek değil, daha da güçlendirmektir."
Siz Ne Dersiniz? - Seydişehir Postası I 1990
“…Türk-İş’in kuruluş gayesi, Türkiye’de sendikacılık hareketini güdümlü götürmeye yöneliktir.”
Sayım Öncesi - Seydişehir Postası I 1990
Eskiden Türkiye’de nüfus sayımlarında sokağa çıkma yasağı olurdu. Sefa Koyuncu, böyle bir dönemi ve yaşadığı acı bir anı paylaşmış okurlarıyla…
“… Ölüm deyince, akan sular duruyor…
Ortadoğu ve Türkiye - Seydişehir Postası I 1990
Saddamlı Irak ile Kuveyt arasındaki savaş sinyallerinin başladığı dönemde kaleme alınan yazı.
“Saddam, Kuveyt’i değil de İsrail’i işgal etseydi, sözünde samimi olduğuna inanırdık. O zaman biz de İsrail’e karşı arapları desteklerdik.”
“Netice olarak Türkiye, Ortadoğu’da fiilen olmasa bile hükmen hakim bir politika izlemeye mecbur, hatta mahkumdur.”
DEMİR PERDEDEN KAÇIŞ
“Gelecek nesiller, bu insan tabiatına aykırı rejimin yıllarca büyük bir kitleye nasıl hakim olabildiğina şaşacaklar, komünizmin kanlı macerasını ürpererek okuyacaklar. Bizim şimdiki eski Roma ve Bizans’ın macerasını okuduğumuzda olduğu gibi dehşete düşeceklerdir.”
BULGAR VAHŞETİ
“… Her fırsatta insan haklarından bahseden ve bizim hapishaneleri teftişe gelen uluslararası kuruluşlar ve Batılı devletler, Bulgar zulmü karşısında gereken tepkiyi göstermemekte ve adeta bu vahşeti görmezlikten gelmektedir. “
YUNUS EMRE’NİN ŞİİRLERİ
“Türk milleti çobanından padişahına kadar, şiir sevgisiyle, edebiyat sevgisiyle doluydu. Türk’ün atasözleri, deyimleri hiçbir dilde görülmeyen bizçimde kafiyeli idi.”
İlk Alüminyum İhracatı - Seydişehir Postası I 1988
"1987 yılında Başbakan Turgut Özal, bir gazetecinin "Türkiye’nin en önemli meselesi nedir?" sorusuna, "İhracaatı ve döviz girdisini artırmaktır." diyordu.
"...Seydişehir’i bir "Alüminyum İhraç Merkezi" haline getirmek çetin bir mücadele ister. Seydişehir ve bölge sakinleri, tesislerde çalışan işçiler olarak, istikbâl için fekalade önemli olan bu gelişmelere destek olmak zorundayız. "
Seydişehir ve Türkiye, hedeflerine ulaşabildi mi?
Tevsie Yeşil Işık - Seydişehir Postası I 1988
"Bu dev tesislere sahip çıkılmazsa yıllardır olduğu gibi, istikbale dönük projelerin uygulanması gecikir. Belki de hiçbir şey yapılmaz. O zaman da tesisler önemini yitirir. Siyasilerle bölge sakinleri arasında iyi bir diyalog kurulur, bölge insanları ağırlığını hissettirirse tevsiin yapılmasına kimse karşı koyamaz."
"Yine bu bölge insanları tesislere sahip çıkmazzsa, kaybeden kendileri olur; yani hepimiz oluruz. Unutmamalıyız ki, Seydişehir’de bugün bir takım gelişmeler oluyorsa bu Alüminyum Tesisleri ve tesislere bağlı bir büyük kitle olduğu içindir."
Kamran Beyden Beklediğimiz - Seydişehir Postası I 1988
"...Alüminyum üretimi ve pazarlanmasında bir devlet politikası tesbit edilmemiş, alüminyum bir "milli dava" olarak ele alınmamıştır."
"Başta Uçak sanayii olmak üzere, birçok sanayi için stratejik önemi olan alüminyum ABD’de, üretimi devlet kontrolünde olan dört stratejik addeden biri olduğu bilinmektedir."
Seydişehir Vilayet Olmalı - Seydişehir Postası I 1988
"....Ülkenin tek birincil alüminyum üreticisi olan Alüminyum Tesislerinde boksit madeni işlenmektedir. Fabrikanın kapasitesi artırıldığında Seydişehir, şu andaki nüfusunun iki katı bir nüfusa sahip olacaktır."
"... Seydişehir’in vilâyet olması, çevresi ile yurdumuz için kaçınılmaz bir zarurettir."
5 Ağustos Yaklaşırken - Seydişehir Postası I 1988
"5 Ağustos, Seydişehir’de sosyal ve ekonomik yönden büyük gelişmelerin de başladığı gündür."
"...Alüminyum Tesisleri’nin kurulması Seydişehir’de büyük çapta nüfus akınının başlamasına ve dolayısıyle sanayi ve ticarette de büyük bir hareketliliğe yol açmıştır."
Genel Müdür Dedi ki…. - Seydişehir Postası I 1988
"Kimse devletten büyük değildir. Söz konusu olan Türk alüminyum ve bakır sanayii olduğuna göre kamu-özel ayırımı yapmadan ortak hareket etmeliyiz. Diğer ülkelerde bu başarılmış ve bir sisteme oturtulmuş, biz de bir ortak sistem kurmalıyız."
"Bizim toplantılarımız, Türk Alüminyum ve bakır sanayini dışa açarak kârlı sektörler durumuna getirmektir."
Ver Elini Akdeniz - Seydişehir Postası I 1988
Konya - Seydişehir - Antalya yolunun açılması. Bir yol hikayesiydi, en uzunundan. Bugün değerlendirilebildi mi, bunu yöre halkı bilir.
"... Fakat Anadolu toprağının Akdeniz’e, Akdeniz’in mavi sularının da Anadolu’ya hasreti tarih kadar eskidir. İki ayrı iklim, iki ayrı dünyayı birleştirecek olan yolun bir an önce tamamlanmasını bekleyeceğiz. Ve diyeceğiz:
- Ver elini Akdeniz,
- Ver elini Anadolu’ya."
1
2
3
4
5
6
7