Konular
Resûlullah Efendimiz
Üçüncü Yeni
Ahiret ve Ölüm
Alimler ve Evliyalar
Başarı
Batı ve Türkiye
Doğa ve Çevre
Dış Politika ve Dünya
Dinimiz ve Ehl-i Sünnet
Eğitim
Ekonomi
Gençlik
Güncel ve Aktüel
İlim, Bilim ve Teknoloji
İnsan ve Toplum
İstanbul
Kültür ve Sanat
Muhâfazakâr San’at
Savaş
Sevgi ve Hoşgörü
Siyaset
Tarih
Terör
Türk Dili ve Edebiyatı
Türk Cumhuriyetleri
Türkiye
Zaman & Vakit
SEFA KOYUNCU
ÜÇÜNCÜ YENİ
ŞİİRLER
Şiirleri
İğnelik
Rubâi
Nükteler
YAZILARI
Yazıları
Üçüncü Yeni
Yaşadıkça
Erdoğan'a Mektuplar
HİKAYELER & MİZAH
RÖPORTAJ & HABER
Röportajlar
Haberler
SEYDİŞEHİR
SEYDİŞEHİR
FOTOĞRAFLAR
OBJEKTİFİNDEN
KİTAPLARI
VİDEOLAR
VEFATININ ARDINDAN
Etiket: 29
RAHŞAN HATUN KOMEDİSİ - BHD Haber - 29 Haziran 2006
"...-"Köy-kent" dediler, kentleri köye çevirdiler. Milleti açlığa, karanlığa, kuyruğa, karneye mahkûm ettiler; şahsen karne alanlardanım; Ecevit döneminde karanlıkta kalanlardanım. Bir kilo yemeklik yağ alabilmek için torpil arayanlardanım. Arabama benzin, evime ekmek alabilmek için kuyrukta hasta olanlardanım… "
"- Son söz: Allahü teâlâ aziz milletimizi kötülerin şerrinden korusun!"
Şanlıurfa’da Şairler Kendi Şiirini Okudu
3. Ulusal Balıklıgöl Şiir Akşamı, 26 Mayıs Cumartesi günü Urfa’da, Şair Nabi Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Gazeteci-Yazar ve Şair Sefa Koyuncu’da, bu organizasyonda ’Demirci Yaylası’ isimli şiirini katılımcılarla paylaşmıştı. Türkiye Gazetesi’nde konuyla ilgili haberin kupürünü bulabilirsiniz.
Biri Obama’ya Anlatsın
Sözün özü:
- Ermeniler yüzünden koskoca bir imparatorluk kaybettik.
- Asıl konuşulması ve hesabı sorulması gereken de budur!..
93’E GİRERKEN
“… Kronikleşen enflasyon sebebiyle Türk parasından kaçış artarken, dövize olan yöneliş artmıştır.”
“… Ekonomik meseleler devirdaim makinası gibi problemleri yeni yıllara devrederken sosyal meselelerimizde de ciddi gelişmeler olduğunu söylemek oldukça zordur. Yeşil Kart verilenlere bütçeden ayrılan tahsisatın dört bin lira gibi bir rakamla ifade edilmesi, Yeşil Kart politikasının iflas ettiğini göstermektedir.”
GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE
“…İç ve dış düşmanlarımız ise istikrarsızlığın devamından yanadır. Millet olarak bize düşen düşmanlarımızın oyununa gelmemek ve birbirimize destek olarak birlik ve beraberliğimizin devamına çalışmaktır.”
“… Türkiye’nin güçlenmesini istemeyen Batı ve ABD, bize hasım olan nifak mihraklarını kışkırtmakta, milletimizin ödediği vergilerle biriken devlet hazinesini terörü bastırma yolunda harcatmaktadır.””
“… Avrupa Topluluğu güneydoğu meselesini dünya meselesi yapma gayretine düşmüştür. Halbuki güneydoğu meselesi Türkiye’nin kendi iç meselesidir ve Hıristiyan alemini ilgilendiren bir tarafı da yoktur.”
“…Avrupa ve ABD, Türkiye’nin Asya Türk Cumhuriyetlerine el uzatmasını önler. Türkiye’nin büyük yatırımlara girmesine engel olur. Türkiye’yi hem karıştırır, hem de basın yayın organlarında can ve mal güvenliği olmayan ülke diye göstererek yabancı yatırımları önler ve turizmi baltalar.”
MECLİS ARİTMETİĞİ
Sol hep aynı mı sorusunu soracaksınız eminiz bu seçim sonrası yazıda. Zira, HEP var bugünlerdeki HDP-CHP yakınlaşması gibi gündemde. Ve yine CHP’deki parti içi muhalifler gibi bir durum..
“…Bu koalisyonun olabilmesi için SHP Genel Başkanı İnönü’nün partiye hakim olması gerekiyor. Son duruma göre ise hakimiyetin İnönü’nün elinden çıkmak üzere olduğu anlaşılıyor. SHP’de bir HEP faktörü, bir de muhalifler faktörü koalisyon için oldukça ciddi engeller. “
SAVAŞ MI SİLAH FUARI MI - 1991
“Körfez savaşı, müttefiklerin harp sanayi fuarına dönüştü.”
“…CNN yayınlarına dikkat edilirse, sık sık uçak isimlerini söylediği görülür. CNN Televizyonu, belki de 24 saat devam eden yayın masraflarını bu uçak reklamları karşılığında aldığı para ile karşılıyor.”
“…Kime satacak bunları?
Tabii ki, bu süper teknolojiyi ağzı açık havada seyreden Ortadoğu ülkelerine. Savaş bitecek, büyük çapta alışveriş başlayacak
Günlerin Getirdiği - Seydişehir Postası I 1990
“… Esasen Suğla Gölü, istikrarlı bir göl haline getirilse dinlenmek için uzaklara gitmeye bile gerek kalmaz. Kuğulu çevresi tabii güzellik bakımından oldukça zengin. Ancak gölde istikrar olmadığı için Kuğulu çevresi sazlık ve bataklık görünüşünden kurtulamıyor.”
MALAZGİRT DESTANI
“Bizans’ta ihtilaller, ayaklanmalar, isyanlar ve günübirlik suikastlerle yapılan iktidar değişiklikleri olağan işlerden sayılıyordu. İnsan denilen varlığın hiç mi hiç kıymeti yoktu. Hele kadınlar eğlence vasıtası olmaktan başka kıymet taşımazdı.”
Rusya’da Kritik Günler - Seydişehir Postası I 1988
“1917 yılından 1947 yılına kadar komünist Rusya’da hüküm süren kanlı, ihtilalin neticesi katledilen, açlık ve sefaletten ölen insanların sayısı 63 milyon 301 bin kişidir.”
“Dışarıdan bakıldığında Rusya, “Uzay Mekiği’ne sahip bir süper güç olarak görülmekte, ancak içine girenler halkın sefaletten kurtulamadığını ifade etmektedirler. Mısırdaki piramitler de bir zamanlar devrinin şaheseriydi. Ancak mutlu azınlığın kaprislerini tatmin için, milyonlarca insanın kan ve cesetleri üzerine kurulan aç ve perişan bırakılan işçinin emekçinin elinden alınan paralarla yapılan eserleri, fabrikaları, uzay mekiklerini ve piraitleri toplum saadetinin hedefi olarak göstermek mümkün müdür?