BREJNEV DOKTRİNİ VE DİLİMİZ!

 BREJNEV DOKTRİNİ VE DİLİMİZ!

 

           Eski başbakanlardan Prof. Nihat Erim'in kızı Ayşe Işıl Önalp, 17.7.2004 tarihinde, babası hakkındaki bir yazıyla ilgili olarak, Hürriyet Gazetesi'ne bir açıklama gönderir.

            Bu açıklamadaki, "Türkiye'de 1968'den başlayarak, Brejnev Doktrini uygulaması girişimleri ile TC'yi yıkarak, yerine SSCB'nin uydusu başka bir devlet kurulması provaları yapılmaya başlanmıştır. Bu süreçte, güvenliği TC'ye emanet edilmiş bir yabancı devletin temsilcisi kaçırılıp öldürülmüştür.

             'Balyoz Harekatı'nın başlama nedeni budur" cümleleri dikkat çekiyor ve 68 kuşağı ile o dönemin iç yüzünü ortaya koyuyor.

             - Ünlü 68 kuşağını yönlendiren bu Brejnev Doktrini nedir?

             Tarihçi-yazar Yılmaz Öztuna, 30 yıl önce kaleme aldığı "Gerçek Savaşın Kültür Savaşına Dönüşmesi" başlıkla yazısında, şöyle diyor:

             "Dönemin Rusya Devlet Başkanı Leonid Brejnev'in ortaya koyduğu doktrinle komünizm,milletlerarası yayılmasını ve cihan hâkimiyetini kültür savaşına dönüştürmüştür. Küba hâdisesinde (1962) Rusya'nın, Kennedy karşısında adımını geri almasından beri, komünist yayılmanın zorla ve silah gücüyle mümkün olamayacağı, çok büyük tehlikeler getireceği anlaşılmıştır.

              Bu iş kültür savaşı yoluyla yapılmaya başlanmıştır. Propaganda, okullara, kışlalara sızma, basın, yayın, kitap, tiyatro, sinema, karikatür, fısıltı, yalan, iftira, kültür savaşının vasıtalarından bazılarıdır. Bilhassa yazılı ve basılı malzemeye ağırlık verilmiştir. Demokrasiler, bünyeleri icabı daha çok savunma hâlinde kaldıkları halde, milletlerarası komünizm, devamlı taarruz hâlinde bu kültür savaşını yürütmüştür."


             Uydurma kelimeler

             Öztuna, devam ediyor:

              Komünist kültür savaşı, musallat olduğu milletin millî kültürüne, tarihine, klasik değerlerine, musikisine, şiirine, büyük adamlarına, dinine, örf, âdet ve geleneklerine, sinsi bir savaş açmıştır. Dile saldırarak nesilleri birbirini anlamaz, dışarıdaki vatandaşlarla ayrı kelimeler kullanan, klasik eserleri okuyamaz, belirli sayıda uydurma kelimelerle geniş düşünce sahasına açılamaz hâle getirmek istemiştir.

                İşçiden çok gençlere musallat olan milletlerarası komünizm, bazı okulları ele geçirerek o devleti bir nesil sonra ele geçirebileceğini hesaplamıştır. Eğitimin millî değil kozmopolit olması için çok çalışmış, millî kültür yatırımı yapmaktan alıkoymak için bütün yaygaracılarını harekete geçirmiştir.

                Sanayileşmiş Batı ve ABD ise, o ülkeleri Pazar hâline getirebilmek için, sanayileşmenin öncüsü liderleri devirmeye çalışmış, millî uyanışı da tehlikeli gördüğü için, kozmopolitliği teşvik etmiş, para işleriyle ilgili zümreleri tutmuştur.

 

                 Vezinsiz Lâf Yığınları

                 Bu şekilde milletlerarası sol, bütün dünyada klasik değerleri gözden düşürmek için büyük çaba harcamış, bu uğurda milyarlarca dolarlık dış yatırımlar yapmış, işine yarar her mihrâka para dağıtmıştır. Klasik resim yerine dejenere resim, klasik musiki yerine dejenere musiki, klasik şiir yerine vezinsiz kafiyesiz lâf yığınları ortaya çıkarmıştır.

                  Kan, şiddet ve şehvet edebiyatını işlemiş ve teşvik etmiştir. Dinî ve ahlâkî değerleri küçük düşürmeye çalışmıştır. Millî kahramanları aşağılamak, millî tarihi küçümsemek ve tahrif ederek yeni nesillere öğretmek için bütün kalemşorlarını seferber etmiştir".

                   - Sizce, 1968'den beri -Brejnev Doktrini uygulamasında- değişen bir şey var mı?

 

Sefa KOYUNCU - BHD Haber - 16 Aralık 2005