AVRUPA UTANSIN
Avrupa, târihini okusun da utansın,
Arenaları vardı Roma’nın ve Bizans’ın.
Aç kaplanlar önüne atılırdı insanlar,
Zalim krallar bunu tebâsıyla alkışlar.
İslâmiyetten önce dünyada zulmet vardı,
Firavunlar, kisralar, krallar hükümdardı.
Midesinden geçerdi adâlet zâlimlerin,
Mâsumlar oyuncaktı elinde hainlerin.
Dedikleri dedikti, çaldıkları düdüktü,
Kâfir krallarının hepsi birer hödüktü.
Allahlık ilân eden ahmak krallar vardı,
Tebasıyla beraber, kendisini tapardı.
Kralların emrinde köle idi milletler,
Kan ve kemik üstüne dikildi piramitler.
Kadınlar en aşağı bir mahlûk görülürdü,
İnsan yerine konmaz, ortada sürünürdü.
Papaların sultası altındaydı Avrupa,
Kralları önünde diz çöktürdü Papa.
Derebeyleri vardı Avrupalı’nın meşhur,
Hergün yeni bir zâlim eylemekte idi zuhur.
Arap Yarımadası azgınlıkta baştaydı,
Her düşman kabilenin taptığı put başkaydı.
İckî âlemlerinde zâlimler buluşurdu,
Kan dâvâlarında kılıçlar konuşurdu.
Kadın kum tanesinden daha da değirsizdi,
Kuma gömülen çocuk, dünyadan habersizdi.
Adâlet denilen şey tükrüğüydü şeflerin,
Envaı görülürdü bütün alçak işlerin.
Yüce Peygamberimiz teşrif etti nihâyet,
Kur’an ile erişti insanlığa hidâyet .
Resûlüllahın nûrû karanlıkları boğdu,
İnsanlığın ufkuna İslâm Güneşi doğdu.
İnsan hakları daha o gün ilân edildi,
Müebbed kölelerin hürriyeti verildi.
Hak, adâlet kavramı geldi İslâmiyetle,
Bu mukaddes mefhumlar yayıldı her millete.
Zâlim krallar hemen İslâma karşı durdu,
Zira, İslâm gelince keyifleri bozuldu.
Zulüm yapamadılar vatandaşa keyfince,
Şaşkınlığa düştüler, adâlet isteyince.
Temelinde yatan bu, Fransız devriminin,
Mimârı İslâmiyet, çağdaş demokrasinin.
Çağdaş teknolojiyi getirdi İslâmiyet,
Gerici Avrupa’nın yüssüzlüğüne hayret!
“Dünya dönüyor!” diyen Galile’ye ne oldu?
Mutaassıp papazlar “dile” diyerek koğdu.
Galile hâkikati öğrenmişti Kur’an’dan,
Endülüs’te medrese kuran Müslümanlardan.
Galile’Yi tehditle inkâra zorladılar,
İşkenceyle sözünü geriye aldırdılar.
Engizisyon Batı’nın silinmez yüzkarası,
İnsanlık aynasında vahşetin vesikası.
Haçlı Seferleri de vahşet seferleridir,
Malta şövalyeleri Batı’nın selefidir.
Sefa KOYUNCU I 1992
