İŞGÜZAR İŞ BAŞINDA - BREMEN ÇALGICILARININ “GRİP” ALEYHİNE AÇTIĞI TAZMİNAT DÂVÂSI

İŞGÜZAR İŞ BAŞINDA
BREMEN ÇALGICILARININ “GRİP” ALEŞHİNE AÇTIĞI TAZMİNAT DÂVÂSI
 
        Gönüllü Riyâkârlar ve İşgüzârlar Projesi (GRİP) merkezinde târihin en garip dâvâlarından biri görüşülüyordu.
        Başişgüzâr, yardımcısı Kalınkafa İcrâcı ve Dalgacı Kâtip yerlerini aldıktan sonra, Bremen çalgıcıları nâmıyla meşhur, bir uyuz eşek, bir sokak köpeği, sefil bir kedi ve bir kart horozdan müteşekkil dört kişilik heyete, şikâyetlerini dile getirmeleri için söz hakkı verildi.
        Bremen Çalgıcıları’nın sözcülüğünü yapan Kart Horoz, şöyle anlatmaya başladı:
        Bizler ülkemizde huzur ve rahat içerisinde yaşayıp gider iken, arkadaşım uyuz eşek ihtiyarladığı için sahibinin kendisini keseceğini zannederek evden çaktı ve Bremen sokaklarında çalgıcılık yapmayı düşündü. Yolda giderken, yine evden kaçtığı için sokaklara düşen uyuz köpeğe rastladı Arkadaş olup birlikte çalgıcılık yapmaya karar verdiler. Derken sefil bir kediye rastladılar. O da evden kaçtığı için sokaklara düşmüştü. Üçü arkadaş oldular. Konuşa konuşa giderlerken kart horoza, yani bana rastladılar. Ben de evden kaçmıştım.
        Dört arkadaş akşama kadar yürüdük. Hava kararırken ormanda bir kulübeye rastladık. Pencereden içeriye bakınca, neş’e içinde yemek yiyen dört haydudu gördük. Onları kaçırmak ve yiyeceklere konmak için plân yaptık.
        Eşek ön ayaklarını pencereye dayadı. Köpek onun sırtına çıktı. Kedi de köpeğin üstüne çıktı. En üste ben tünedim. Sonra hep birden haykırmaya, vargücümüzle bağırmaya başladık.
        Bu gürültümüzü duyan haydutlar neye uğradıklarını şaşırdılar. Polislerin baskın yaptığını sandılar. Yemekleri olduğu gibi bırakıp, korku içinde kaçtılar. Dört arkadaş onların kaçışını gülerek izledik.
        Haydutlar uzaklaşınca kulübeye girdik. Kalan yemeklerle karnımızı tıka basa doyurduk. Yorgun olduğumuz için hemen uyumaya karar verdik. Tam bur sırada ne görsek beğenirsiniz? Haydutlardan biri yavaşça içeri girmesin mi?
        Bunu gören kedi miyavlayıp adamın ayağını tırmaladı. Eşek bir şifte attı. Köpek uluyarak bacağını ısırdı. Ben de adamın bacağını gagaladım. Adam bağırarak oradan kaçtı. O günden sonra da, ahıra çevirdiğimiz bu kulübeye gelen olmadı.
        Biz de şehrin ortasına gitmektense, zâten Bremen’e çok yakın bir yerde olan bu ahırda  kalmaya karar verdik. Buradaki yiyecekleri yedik, defile düzenledik, gönlümüzce eğlenerek konserler verdik.
        Kart horozun durakladığını gören Başişgüzâr:
        - Şöhretinizi duymuştum. Demek Bremen Çalgıcıları sizlersiniz. Pekâlâ bizden istediğiniz nedir?
        Bremen çalgıcıları’nın sözcüsü olan Kart Horoz, çevresinde toplanmış olan uyuz eşeğe, sokak köpeğine ve sefil kediye (Bana desteğiniz devam ediyor mu?) der gibi baktıktan sonra:
        - Ahırda defile düzenleyerek, bizden izin almadan, bizi tıpa tıp taklid eden gençleriniz aleyhinde, Grip Ortaboylu Âdalet Divânı’na tazminat dâvâsı açacağız.
        Kart Horoz’un son sözleri Başişgüzâr’ın neş’esini kaçırmıştı. Bir yardımcısına, bir de Dalgacı Kâtib’e baktıktan sonra, konuyu anlamamış gibi konuştu:
        - Ne demek istediğinizi ta olarak anlayamadım. Biraz daha açıklar mısınız?
        Bremen Çalgıcıları, Başişgüzar’ın köşeye sıkışmasından memnun olduklarını miyvalama, havlama, anırma sesleri çıkararak belli ettiler. Kart Horoz ise ötmeye devam etti:
        - Duyduğumuza göre bir grup genç kız, at ahırında, atlarla birlikte defile düzenleyip, konser vererek bizlerin seviyesine yükseldikerini isbat etmeye çalışmışlar. Bize iyice benzediklerini göstermek için de üzerlerinde elbise nâmına bir şey bırakmamışlar. Herkes şâhittir ki, elbise giymeden sokaklarda dolaşmak ve ahırda defile düzenlemek imtiyazı sadece ve sadece Bremen Çalgıcılarına ve hemcinslerine ait bir husustur. İnsanların bize tanınan bu imtiyaçı elimizden almaya hiç de hakları yoktur.
        Başişgüzâr, çetin ceviz oldukları anlaşılan Bremen Çalgıcıları’nı ikna etmeye çalışmak için birşeyler söylemeliydi. Bremen Çalgıcıları’nın (Eşek, Köpek, Kedi ve Horoz’dan müteşekkil) mümtaz üyelerine Darwin’den, Freud’dan bahsetmeyi düşündü. Sonra vaz geçerek daha kolay bir yoldan onlara ulaşmaya çalıştı. Sesine en nağmeli tonu vererek konuştu:
        - Gönüllü Riyâkarlar ve İşgüzarlar Projesi’nin (GRİP) en ileri hedefi, insanları sizlerin seviyesine yükseltmektir. Onların da, siz Bremen Çalgıcıları gibi, üstlerine başlarına bir şey giyinip kuşanmadan istedikleri ahırda defile düzenlemelerini sağlamak Grip dünyasına getirmeye çalıştığımız sistemin ilkelerinden biridir. Bu çalışmalarımızın gayesi sizlerle, onlar arasında bir             “uyum ortamı” sağlayarak kardeş gibi hayat sürmenizi temin etmektir…
        Bremen Çalgıcıları, Başişgüzâr’ın konuşmasını beğenmemiş olacakları ki, homurdanmaya, ulumaya, havlamaya ve miyavlamaya başladılar. Sözcü Kart Horoz, sesiyle hepsini bastırarak İşgüzar’a çıkıştı:
        - Bu bizim haysiyetimizle oynamaktır ve hayvan neslinin insanlar tarafından asimile edilmesi demektir ki; neslimizin özelliklerini korumak ve insanların  bizlere benzeyerek, aramıza karışmasını önlemek için sonuna kadar mücadele etmekte kararlıyız.
       Kart Horoz’un konuşmasına uyuz eşek tepinerek, sokak köpeği  uluyarak, sefil kedi de miyavlayarak tezahürat yaptı.
       Kart Horoz, arkadaşlarının kendisini desteklemesine sevinmiş iyice çoşmuştu:
       - Gençlerinize söyleyin, bize ait özellikleri elimizden almaya kalkışmasınlar! Biz kalkıp da insanlar gibi giyinmeye özenmediğimiz gibi, onlar da soyunup ahıra girmekten vaz geçsinler. Bu hareket, Bremen Çalgıcılarının şahsında bütün hayvanlara büyük bir hakarettir…
Başişgüzar, Kart Horoz’un sözünü keserek, eliyle “dur” işâreti yatı. Yardımcısı İcrâcı’ya ve Dalgacı Kâtib’e (şuna birşeyler de siz söyleyin) der gibi baktı.
       İcrâcı şaşkınlıktan küçük dilini yutmuştu. Dalgacı Kâtip ise (içinden oh oldu! İşgüzâr köşeye sıkıştı) diye geçirdiğini belli etmeden (Ne söyleyeyim?) gibilerden Başişgüzar’ın yüzüne baktı.
       Yardımcılarından fayda gelmeyeceğini anlayan Başişgüzar (İş yine bana kaldı) diyerek
       Bremen Çalgıcıları’na döndü:
       - Grip’te her probleme çare bulunur. Bizler Gönüllü Riyâkârlar ve İşgüzârlar Projesi idâre heyeti olarak…
       Bu sırada salonda kaynaşmalar görüldü. Bremen çalgıcıları salonu terk ediyorlardı.
      Uyuz eşek önde, sokak köpeği onun ardında, onun ardından sefil kedi, en sonra da Kart Horoz peşpeşe dizilmiş bir halde salondan çıkıyor ve böylece târihin en garip duruşmalarından birinin ilk oturumu (Başişgüzâr, İcrâcı ve Kâtib’in şaşkın bakışları arasında) bitmiş, İkinci duruşmanın ne zaman yapılacağı hususunda da bir tarih tesbit edilememişti.
 
SEFA KOYUNCU I BU HİKAYE 1990'LI YILLARDA AHIRDA GENÇLERİN DÜZENLEDİĞİ BİR DEFİLE HABERİNDEN SONRA YAZILMIŞTIR...